23 Nisan 1920
Ben Ankara'yım.
Bir çorak tarlayım ama ülkenin kalbindeyim,Bir atlı geliyor bozkırın içinde,
Karanlıklara ışık saçarak geliyor.
Ardında kalpaklılar yürüyor,
Fevzi Paşa, Kazım Paşa, Rauf Paşa... Paşalar ordusu toplanmış geliyor,
Ardında bir millet saf duruyor.
Kara bahtımın talihine bir güneş doğuyor.
Bir savaşın ortasında bir fikir,
bir fikir ki egemlik milletin diyor;
Milletin kara talihine bir nur iniyor.
Yedi düvele karşı onlarca yokluğa rağmen verilen bir mücadele... İmkan yok demeden, benden geçti mazereti sunmadan, gücümüz yetmez korkaklığına düşmeden, ben ölürsem arkamdan biri devam eder cesaretiyle ve özverisiyle kazanılan bir utku... Bu muazzam öykünün ana teması ise egemenliğin kayıtsız şartsız millete verilmesidir. Bu cesur, muzaffer halkın Ulu Önder'inin çocuklara, gençlere, milletine emaneti ve armağanı olan canımız Cumhuriyet 100 yaşında. Biz de ülkemizin dört bir yanında olduğu gibi coşkuyla, gururla ve minnetle kutladık Cumhuriyetimizin 100. yaşını. SEN ÇOK YAŞA CUMHURİYET, SEN ÇOK YAŞA CUMHURİYET